1.500 TL ve üzeri alışverişlerde kargo bizden!

Sepetim

Sepetiniz boş

Şu anda sepetinizde hiçbir şey yok

Alışverişe devam et

Marka Hikayemiz

Her ne kadar bir köy çocuğu olarak dünyaya gelmiş olsam da  doğanın içinde olup onu fark etmeyip ikinci doğumum gibi gördüğüm üniversiteyi seçerken Coğrafya bölümünde diretmemin temeliyle başlayan hikayemiz aslında doğduğum topraklara bir minnet ve burayı yurt edinen atalarıma bir şükran ifadesinin bir başlangıcıydı.

Fakülteye başlayıp gerçek Dünyayı fark etmemle birlikte yaşanan fırsat eşitsizlikleri ve doğayla aramızda gittikçe savaş haline dönüşen yaşam biçimi, içimdeki dürtüyü sürekli harekete geçirmek ve çözüm önerileri oluşturmak için bir da yanak noktası oldu. Kendime hep sordum daha farklı bir yaşam biçimi nasıl kurabiliriz diye ? 

Öğretmenliğe başlamakla birlikte ve zaman geçtikçe büyüyen bir fark ediş, sorusu ? Ne olacak bu çocukların geleceği ? Ama ortaya çıkan cevaplar hep günlük çözümler. Başka bir şey olmalı ve yapılmalı, Çocukluğumdan beri üzerinde tarım yaptığımız topraklarına baktığımda geleneksel bile olmayan yöntemler ile işlenen ve kimyasallar ile kirletip ilaçlara, hormonlara boğulan ürünler, dolayısıyla soframıza kadar gelen zehirleri fark ettim. 

Enerjiyi üretemiyor olmamız sonucu artan maliyetlerden dolayı şikayetleri  dinledim her yerde ama kimse cevap vermedi biz neden üretmiyoruz ki soruma. Oysa Mezopotamya gibi toprağı kadar güneşi de verimli topraklarda yılın neredeyse tamamında güneşi görebiliyorduk.

Çözüm bulmak gerekiyordu  kitaplar okundu, farklı eğitimleri tanımak için  ülkeler gezildi, dershaneler ve özel okullar kurulup binlerce öğrenci yetiştirildi ama yetmiyordu içime sinmiyordu. Bazen insan burnunun ucundaki örneği göremezdi. Kafa dinlemek isteseniz bile bir yere gitmek için yanınızda götürdüğünüz kafanızın içinde hep bu sorular önce ne yapmalı ? Cevabı pandemi buldurdu gerçek anlamda pandemiyle birlikte ortaya çıkan üretim, eğitim ve tedarik zincirlerinin kırılması ve ortaya çıkan işsizlik sonucu okunmamış bir şey kalmış mı diye bir şey kalmış mı diye tekrar bakılan kütüphaneden size gülümseyen bir kitap. ‘’ Köy enstitüleri ‘’ okunmuş ama ah keşke kapanmasaydı diye üzülerek bir kenara bırakılmış. Ancak insan bazen tekrar bakmalı çok sevdiği kitaplara ve yüzlere ki zamanın ruhunu yakalasın. Ancak bir sorun vardı Köy Enstütileri bir öğretmen yetiştirme programıydı ve biz öğretmen değil yeni bir üretim ve eğitim döngüsü yaratmalıydık. Böylece hikaye ben ömrümün ikinci yarısına başladığım günlerde gerçek anlamda başladı ve şimdiki yapıya ulaştı.

Şimdilik Mezopotamyanın kalbinde milli mücadelenin gazisiyle başlayan şehirde kurduğum üretim ve eğitim öykümü tüm yurda yaymak ve Dünyaya örnek olması yolundayım.

Ben okudum, gezdim, gözlemledim, öğrendim , öğrettim ve içinde çalıştım. Ancak bir çoklarından ayrı olarak bazen yıkıma uğrasam da tekrar kalklım ve bu markayı ve okulu inşa etmeye cesaret ettim.

Anadolunun kavruk yüzlü çalışkan çocuklarının bilimin tüm olanaklarını kullanarak, yazılım ve Dünya dili öğrenerek tarımla , hayvancılık ile ürettikleri ürünleri doğru işleme teknikleri ile yine kendileri işlemesi . Kendi enerjimizi kendimiz üretmemiz, suyumuzu dönüştürmemizin hepsi tüm bu yaşamın ve gözlemlerin en çok da cesaretin eseri.

Bu  okul ve üretim mekanizmasını kurdum, çünkü adımızı aldığımız KEMALlere ve beraber yaşadığımız doğaya bir borcum var.

Keklicek mesleki Anadolu Lisesi ( KEMAL)